Atatürk hakkında bir gencin düşünceleri
--------------------------------------------------------------------------------
Bu
ülkede yaşayan her insanın bağımsızlığını ve demokrasisini borçlu
olduğu insan; ATATÜRK... Gençliğinde kot pantolon giyememiş.
Sevgilisinin elinden tutup hasılat rekorları kıran bir filme
gidememiş... Padişah ona Trablusgarp Cephesi'nde görev verdiğinde lüks
uçak şirketinin "first class" koltuğunda viskisini yudumlayarak görev
yerine gidememiş... Halkına bağımsızlık fikrini anlatabilmek için
kortej eşliğinde Mercedeslerle gezememiş Anadolu'yu... Kurtuluş
Harekatı'nı başlatmak için 19 Mayıs'da Samsun'a ayak basan ayağında
spor ayakkabısı ya da kovboy çizmesi yokmuş... Kazandığı her savaştan
sonra savaş sahasına fırlayıp moral veren mini etekli ponpon kızlar da
yokmuş...
Tarih kitaplarına bakılırsa, Yunanlılar'ı İzmir'den
deniz döktükten sonra timsah yürüyüşü de yapmamışlar... Ülkesinde
yapacağı devrimleri, unutmamak için not alacağı bir cep bilgisayarı
olmadığı gibi kendine suikast düzenleyecekler, önceden öğrenebileceği
bir cep telefonu da yokmuş...
Atatürk için üzülüyorum. Dağ gibi
adam, bir radyo programına fax çekemeden,İsmet paşa için Safiye
ayla'dan bir istek parçası isteyemeden gitti... Lozan Zaferi'nden sonra
ya da Cumhuriyetin ilanından sonra sokaklarda korna çalıp tur
atamadı...
Evinin balkonuna çıkıp, bir şarjor mermiyi havaya sıkamadı...
Atatürk'e
acıyorum... Sen kalk, dört kadınla evlenebileceğin bir dönemde dünyaya
gel, sonra değerini bilemeyip tek kadınla evlilik sistemini getir.
Aaaahh aahh... Çılgın diskolara gitmek, sabahlara kadar içip rock
yapmak, babasınını mercedesiyle Emirgan'da tur atmak dururken...
Bunları yapmadı Atatrük... Keyif çatmadı... Tüm hayatını ülkesinin
kurtuluşuna ve uygarlaşmasına harcadı...
_________________
Sağol Birol abi